Önüne çikarilan engeller nedeniyle büyük bir özveriyle baslattigi sanayilesme hamlesini arzulanan düzeye çikaramayan ve -yarisa biraz gerilerinden basladigi-Anadolu’nun sanayi kentleri Konya, Kayseri, Gaziantep ve Denizli’nin bir hayli gerisinde kalan Çorum, yalnizca “makina imalat” sektöründe ileri hedeflere ulasarak bu alanda dünyaya açilmayi basardi. Çorum’daki irili-ufakli makina fabrikalari, dünyanin dört bir yanina “anahtar teslim” fabrikalar kuruyorlar ve ihracat rakamlarini her yil biraz daha artirarak yollarina devam ediyorlar. Zaten, döküm ve makina imalat sektörlerindeki kurulu kapasite ve teknolojik düzey, Çorum’u, basta savunma sanayii olmak üzere daha ileri hedefler arayisina yöneltiyor. Örnegin, otomotiv sanayiine iliskin beklentilerin temelinde de, Çorumlu’nun övünç duydugu bu “sanayi altyapisi” yatiyor. Tabii bunun yanisira, Çorumlu’nun “girisimci ruhu”… Son yillarda, pek çok sektörde birden “saglam adimlarla” hizla büyüyen ve gerçekten ülke genelinde “büyükler” arasina adini yazdirarak Çorumlularin gururu olan Ahlatci Holding ise, dünyaya açilma konusunda olaganüstü bir performans sergiliyor. Dünyanin en modern altin rafinerilerinden birini Çorum’a kuran Ahlatci, 2018 yili sonunda islenmis altin ihracatini 540 milyon dolar rakamina ulastirarak, erisilmesi güç bir rekora imza atti. Ahlatci Holding’in diger tüm rakamlari gibi ihracat rakami da, Anadolu ölçülerine göre “inanilmaz” boyutta. Üstelik, 2019’da artarak devam edeceginden de kusku duyulmuyor. Ve Venezuela ile ortaya çikan, ilk kez bizim tanimladigimiz ifadeyle “altin köprüsü” olasiligi…Venezuela altinlarinin Çorum’da, Ahlatci Altin Rafinerisi’nde rafine edilip külçe altin olarak dünya piyasalarina sunulmasi…Iste bu, Çorum’un dünyaya açilmasi adina en uç, en devasa örnek. Venezuela Devlet Baskani Nicolas Maduro’nun Ekonomiden Sorumlusu Yardimcisi Tareck Zaidan El Aissami Maddah’in -resmi adiyla- Ahlatci Metal Rafinerisi’ni ziyaretinde ben de bulundum ve Çorum açisindan bu önemli konugun, tavirlarindan yüz ifadelerine ve konusmasina kadar her açidan ruh halini gözlemlemeye çalistim. Sunu belirtmek isterim ki, hiç de öyle uzak bir cografyadan gelmis “yabanci” bir devlet adami görüntüsü sergilemiyordu. Kendisini dost ve kardes bir ülkede, hele de Çorum’un samimi konukseverligi atmosferinde hissettigi belli oluyordu. Ki bu duygularini konusmasinda da vurguladi. Konuk Devlet Baskani Yardimcisi, rafineriden çok etkilendigini açikça ifade ettigi gibi, Disisleri Bakanligi’ndan ziyarete katilan bir yetkilinin tercüme ettigine göre, dünyanin çesitli yerlerinde, hatta gelismis ülkelerde baska altin rafinerilerini de gördügünü, burasini hepsinden daha ileri teknolojiye sahip buldugunu söyledi. Venezuela ile kurulacak olasi ticari iliskinin ölçüleri, önümüzdeki günlerde somutlasacak kuskusuz, ama, artik “Ahlatci”, dünya altin piyasasinda taninir bir marka oldu. Her ne kadar, bizim medyada “ele aldigi konuyu bütün yönleriyle kavrama ferasetinden yoksun” bazi kisiler “Niye Çorum?” sorusunun cevabini anlamakta sinifta kalsalar da, Devlet Baskan Yardimcisi’nin ziyareti, Ahlatci’nin “Türkiye’nin büyükleri arasindaki yerini” bir kez daha tescil ettirdigi gibi, Çorum’un dünyaya açilmasi açisindan da bir “milat” niteligi tasiyor.
