Amasya'nin Merzifon ilçesinde unutulmaya yüz tutmus dokumaciligi ögrenen kadinlar, el sanatini gelecek kusaklara aktarmaya çalisiyor.
Geçmiste binlerce insanin geçim kaynagi olan, genç kizlarin çeyiz sandiklarini süsleyen Merzifon dokumasi, günümüzde unutulmaya yüz tuttu.
Merzifon Halk Egitim Merkezince açilan dokumacilik kurslarinda Merzifon dokumaciligini ögrenen kadinlar, bu sanati yasatmak için mücadele veriyor.
Tasarim ve modelleri güncelleyerek Merzifon dokumasinin zamana direnmesini saglayan Halk Egitim Merkezi öncülügündeki kadinlar, kent kültürünü yansitan dokumaciligi gelecek kusaklarin devam ettirmesini arzuluyor.
Halk Egitim Merkezinde açilan kursa katilan yaslari 30 ile 70 arasindaki 15 kadin, gelinlik ve kina kiyafetlerinin yani sira ev dekorasyonuna yönelik yaptiklari Merzifon dokumasi ürünleri yerli ve yabanci turistlerin begenisine sunarak kent turizmine katki saglamaya çalisiyor.
Merzifon Halk Egitim Merkezi Müdürü Cevdet Koç, AA muhabirine yaptigi açiklamada, ilçede unutulmaya yüz tutmus Merzifon dokumasini yeniden canlandirmak hedefiyle yola çiktiklarini söyledi.
Açtiklari kursa katilan kursiyerlerin asirlik gelenegi yasatmanin mücadelesini verdigini dile getiren Koç, "Yaptigim arastirmalara göre Merzifon dokumasini farkli kilan, baglariyla ünlü çarsaflar ve pestamallardir. Burada 10 dokuma tezgahimiz var. Masa örtüsü, kravat, örtü, çantalar yapiliyor, gelinlikler, elbiseler dikiyoruz. Islemelerini hep bu dokumayla yapiyoruz." dedi.
Merzifon dokumasi ustasi 65 yasindaki Memduh Dülger de dokumaciligin disinda anlatacak baska bir hikayesi bulunmadigini, çocuk yasta geçtigi tezgahin basinda bir ömür geçirdigini anlatti.
Merzifon dokumasinin geçmiste ilçe halkinin geçim kaynagi oldugunun altini çizen Dülger, sunlari kaydetti: "Ailemin Merzifon'da 300 yillik geçmisi var. Dedelerim de bu sanati yapiyordu. Bugün bu isi benden baska bilen yok. Son demlerini yasiyoruz. 1900 yilindan önce Merzifon'da 4 bin 500 dokuma tezgahi varmis. Teknolojiye ayak uyduramadigimiz için cazibesini biraz kaybetti. Ilçemizde dokumacilik 1960'a kadar yogun olarak devam etti. Sonra sönmeye basladi. Eskiden her evde bir tezgah vardi. Kadinlar geçimlerini bu sanattan sagliyordu."