Samsun Büyüksehir Belediyesi Baskani Yusuf Ziya Yilmaz, uluslararasi turizme kazandirilacak Kus Cenneti’nin Dünya Mirasi Listesi’ne alinmasi için Birlesmis Milletler Egitim, Bilim ve Kültür Kurumu’na (UNESCO) müracaat edeceklerini açikladi.
Tropik ormanlardan sonra biyolojik üretimin en yüksek oldugu ekosistemlerden olan sulak alanlar, dünyanin en önemli genetik rezervuari olmasinin yaninda dünyadaki tüm türlerin yüzde 40’ini, tüm hayvan türlerinin ise yüzde 12’sini barindiriyor. Türkiye’de alanlarin yüzde 1,6’sini sulak alanlar olusturuyor. 906 bin hektarlik 200 adet dogal gölden 12’si (179.482 hektar alan) ) Uluslararasi Ramsar Sözlesmesi geregince koruma altinda. Sözlesme kriterlerine göre Türkiye’deki 198 sulak alandan 56’si su kuslari, 4’ü balik, 16’si ise hem su kuslari hem de balik kriterleri bakimindan uluslararasi öneme sahip.
Türkiye’nin, farkli ekolojik karakterdeki zengin sulak alan habitatlarindan dünyadaki 4 ana kus göç yolundan ikisine sahip olmasi, sulak alanlarin önemini daha da artiriyor. Bu göç yollarindan bir tanesi de Kizilirmak Kus Cenneti. Her yil milyonlarca göçmen kus, yilda iki kez Kizilirmak Deltasi’nda konakliyor. Yine yüz binlerce su kusu, düzenli olarak burada kislayip, kuluçkaya yatiyor. Delta, pek çok kus türünün neslini devam ettirebilmesi için yuva görevi görüyor. Bunun yani sira delta, dünyadaki endemik kus türlerinin yüzde 90’inin yasadigi 8 doga harikasindan bir tanesi olma özelligi tasiyor.
Zengin kus popülasyonun yasadigi Kizilirmak Kus Cenneti’ni uluslararasi turizme hazirlayan Samsun Büyüksehir Belediye Baskani Yusuf Ziya Yilmaz, yol, kaçak yapilasma, kaçak avcilik ve güvenlik sorunun çözümünün ardindan deltadaki yatirimlara devam ediyor. Bölgede manda yetistiriciligini, tatli su balikçiligini, hayvanciligi, çeltik üretimini de yasatmak ve artirmak isteyen Baskan Yilmaz, 2 yil içinde bitecek ve turistlerin konaklamadan, hediyelik esyaya kadar temel ihtiyaçlarini karsilayacaklari agaçtan mekanlar yapacaklarini belirtti.
Bölgede yasayan insanlarin hem dogal yasamini hem de yaban hayatini koruyacaklarini ifade eden Baskan Yilmaz, “Bir bütünlük içinde turizme kazandiracagiz. Bunun için de ikinci hamlemiz Dünya Mirasi Listesi’ne sokmak için Unesco’ya müracaat edecegiz. Üçüncü hamlemiz de buranin tabiat parki ilaniyla ilgili olacak. Bu hamlelerimiz, Birlesmis Milletler tarafindan kabul edildigi ve onaylandigi taktirde algiyi ve farkindaligi saglamak için hava alanindan çikip kus cennetine kadar kus cennetini anlatan heykeller, figürlerle bu koridoru donatmak istiyorum. ‘Kus Cenneti’nin Milli Park Alani haline gelmesini saglayabiliriz’ diye düsünüyorum. Bunun için de Unesco ve BM açisindan verilmesi gereken bir mücadele var. Bu mücadeleyi de verecegiz” açiklamasinda bulundu.
Alt yapi yatirimlari yaparken dogal denge ile oynamayacaklarinin altini çizen Baskan Yusuf Ziya Yilmaz, “Kuslar kadar yirticilar, tilkisinden çakalina, mandasindan yilki atlarina, sürüngenler, baliklar da dogal hayatin parçasi. Bu hayvanlar bir denge içinde birlikte yasam sürüyorlar. Bunu çok iyi tanitimla, medya, internet ve sosyal medya ortaminda iyi bir reklamla tanitip burayi bir turizm destinasyonu haline getirmek istiyoruz. Denizden de gelinebilmesi için çalisma yaptirdik. Hem tur gemilerinin gelebilmesi için draft problemi olmayan gemi yaptirmak hem de oradaki tabiati ve dogal güzelligi bozmadan bir rihtim yapmak gibi zorunluluk getiriyor. Gerekirse yapariz. Baska sehirler milyonlarca dolar harcayip bir takim degerlerini ön plana çikarmaya çalisiyor. Biz de bu yatirimlari insallah yapacagiz” ifadelerini kullandi.
