Yerli Tibbi Cihaz Sektörünün Bugünü Ve Gelecegi

Saglik Bakanligi, Samsun Valiligi ve Il Saglik Müdürlügü tarafindan “Yerel Tibbi Cihaz Sektörünün Bugünü ve Gelecegi” konulu bir toplanti düzenlendi.

Toplantinin açilis konusmasini yapan Il Saglik Müdürü Dr. Yusuf Köksal, “Dünya Saglik Örgütü’nün verilerine göre dünya pazarinda yaklasik 500 bin çesit tibbi cihaz bulunmaktadir. Son zamanlarda gerçeklesen yatirimlar ile Samsun’un özellikle cerrahi el aletleri imalati konusunda, Almanya’nin Tutlingen ve Pakistan’in Sialkot kentlerinden sonra dünyanin üçüncü cerrahi el aletleri üretim üssü oldugu bilinmektedir. Samsun’da küçük ve orta ölçekli çok sayida tibbi cihaz üreticisi bulunmakla birlikte bu sektörde ilimizde yaklasik 2 bin kisi istihdam edilmektedir” dedi.

Tibbi cihaz ile ilgili hem yerli üreticilerin hem de kullanicilarin karsilastiklari sorunlar hakkinda bilgi veren Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Baskani Uzm. Dr. Zafer Çukurova, “Ciddi sorunlarimiz var. Özellikle satin aldigimiz ürünlerin bizim ihalelerde yer alan sartnamelerde olmasina ragmen servis, manuel ve kullanim kilavuzlariyla ilgili dokümanlarin hem eksik hem de yabanci ithal gelen malzemeler için sartnamelere uygun saglayacak sekilde kataloglarin birebir tercümelerinin yapilip bize teslim edilmemesi, bu cihazlarin özellikle daha sonraki bakim, onarim ve benzeri islerde bize çok ciddi zorluklar olusturuyor. Özellikle ürünlerle birlikte kullanilacak etkilesimli malzemeler ve cihazlarin sahip olmasi gereken özelliklerin belirtilmemesi sebebi ile çok kolaylikla kullanici kaynakli arizalarin olusmasi ve cihazin beklenenden daha kisa ömürlü olmasi gibi sonuçlara neden oluyor. Kurum olarak biz 1 Ekim tarihinden itibaren Dünya Bankasi’ndan kamu hastanelerinde Yenilikçi Saglik Yönetimi ve Tibbi Cihaz Envanteri’ni takibi ile ilgili bir proje yapmaya basladik. Bu projede özellikle klinik mühendislik faaliyetlerini uygulamak anlaminda Genel Sekreterlik ve bazilarini pilot seçerek 8 tane uygulama ve egitim arastirma merkezi kurmayi ve buralarda istihdam edilecek biomedikal mühendislerimiz ve hekimlerimiz ile birlikte klinik mühendislik hizmetlerini bir egitim merkezine dönüsmesini planliyoruz” diye konustu.

Tibbi cihazlarin regülasyonunun oldukça güç olan bir alan olduguna vurgu yapan Türkiye Ilaç ve Tibbi Cihaz Kurumu Baskani Prof. Dr. Özkan Ünal, “Çünkü sayilari çok fazla. Kayitlarda milyonlarla ifade edilen tibbi cihaz envanteridir. Bunun gerçekten de kaç rakam oldugunu henüz net olarak da sayisal olarak da bilemiyoruz. Yaklasik olarak biliyoruz. Çünkü kayitlarda mükerrer kayitlarin oldugu da gözüküyor. Simdi bu kayitlari tekrar regüle ediyoruz. Ama tahminimiz 2 milyon civarinda bir tibbi cihaz envanterinin çikacagidir. Bu proje kapsaminda ‘Türkiye’de hangi firma nerede ne üretiyor’ böyle bir envanterimiz Türkiye’de yok. Bununla ilgili düsünceler ve gayretler olmus ama henüz daha neticeye ulasmis bir çalisma mevcut degil. Biz kurumlarimizda 2-3 ay önce bununla ilgili bir çalisma baslattik. ‘Türkiye’de hangi firmamiz nerede hangi tibbi cihazi üretiyoruz suan çalisiyoruz. Bu çalisma devam ediyor. Bu çalisma bittiginde ortaya bir fotograf çikmis olacak. Belki bu fotograftan sonra arkasindan ‘hangi tibbi cihazi nerede nasil üretmeliyize geçmek daha rahat ve kolay olacak. Envanteri bilmiyorsaniz ne üreteceginizi bilemezsiniz. Hedefi bile olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardim edemez. Bizim tibbi cihazda mevcut durumumuz birazcik buna benziyor. Önce envanteri çikartmak durumundayiz. Onun için de tibbi cihaz sektöründen de bu konuda katkilarini bekliyoruz” seklinde konustu.

Üniversitedeki tibbi cihazlar ve medikal ürünlerle ilgili yapilan çalismalar hakkinda bilgi veren OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, “Ilaç ve tibbi malzeme ayni savunma sanayi gibi çok hayati bir meseledir. Bugün paraniz var, iliskileriniz iyi, ithal edebiliyorsunuz. Ama yarin bir gün en acil, en gerekli malzemeleri ithal edemeyebiliriz ve çok vahim sonuçlar dogurabilir. Dolayisiyla bunlar stratejik ya da kritik sanayiler diye degerlendiriliyor. Bu konuda devletin ciddi politikalarin olmasi gerekir diye düsünüyorum” dedi.

Samsun’da birinci sinif tarim topraklarinin içerisinde sanayi yapmaya çalistiklarini belirten Samsun Büyüksehir Belediye Baskani Yusuf Ziya Yilmaz, “Güçlügümüz burada. Sanayicimiz ‘bize yer bulun, yer verin’ derken, hep denizin kenarinda yer ararken karsilastigimiz güçlük burada. Iki büyük irmagimizin tasidigi alivüyonlarla ‘tasi eksen çikar’ diye düsündügümüz bu topraklarda dis pazarlara ulasimi kolaylastiracak, deniz yolunu kullanabilmek için sanayicimiz tesisin deniz kenarinda olmasini istiyor. Asla asla kirletici olmayan, çok fazla ürettigi atik da olmayan bu sanayiyi bu alanlarda yasatabilme konusunun önünde bazi engeller var ama bu engelleri medikal sanayi için asabiliriz. Bunun için anayasal ölçekte olabilecek yani tarim topraklarinin kullanimi ile ilgili bazi seylerin degismesi gerekiyor” diye konustu.

Samsun’da cerrahi el aletleri üretimin geçmisinin 35 yil öncesine dayandigini ifade eden Samsun Valisi Ibrahim Sahin, “Bu sektörle ilgili olarak dünya genelinde 3 ülkede kümelenme var. Almanya, Pakistan ve Türkiye’de. Türkiye’de de bu isi Samsun gögüslemis durumda. Tibbi alet sektörü silah kaçakçiligindan çikmis. 12 Eylül’e kadar bu arkadaslarin babalari, agabeyleri merdiven altlarinda kaçak silah üretiyorlardi. 12 Eylül’den sonra ‘durun arkadaslar artik size silah sattirmiyoruz’ dedikten sonra bu arkadaslar ayni hammaddenin kullanildigi cerrahi alet üretmeye basliyorlar” seklinde konustu.

Konusmalarin ardindan MEDIKÜM Baskani Dr. Ahmet Aydemir, katilimcilara ‘Yerel Tibbi Cihaz Sektörünün Bugünü ve Gelecegi’ konusunda sunumlar yapti.

http://www.habergazetesi.com.tr/yerli-tibbi-cihaz-sektorunun-bugunu-ve-gelecegi-61426h.htm

  • E - Posta Listemize Katılın !
  • Orta Karadeniz’e dair haber ve etkinliklerden ilk sizin haberiniz olsun..